Şirketlerin çalışanları ile olan ilişkilerinde şirket kültürüne en çok zarar veren davranışlardan bir tanesi çalışanlara verilen belirsiz ve ucu açık vaatlerdir.
Zaman zaman yöneticiler farklı sebeplerden dolayı çalışanlarla bir anlaşma zemini oluştururken bu anlaşmanın detayları üzerinde düşünme zahmetine katlanmaz. Bazen iş yoğunluğu, bazen anlaşmadan kolayca dönme isteği bazen de üst yönetimin benimsediği yönetim tarzı yöneticileri bu özensizliğe sevk eder.
Böyle ilişkilerde en büyük yanılgılardan bir tanesi çalışanların gösterdiği sessizliğin bir onay olarak algılanmasıdır. Çalışanlar gerçekte bir onay gösterseler bile anlaşmanın tanımı ne olmadığı için çalışana vaat edilen ile çalışanın algıladığı vaat arasında fark zamanla sorun oluşturacaktır. Çalışanların yükselen beklentileri bir hayal kırıklığıyla karşılaştığında çalışanın yaşadığı güvensizliği ve motivasyon kaybının artık sadece o çalışanla sınırlı kalması mümkün değildir. Şirketin iş yapma biçimi olarak algılanabilecek bu davranış kalıbı çalışanların da kendilerini korumaları için davranış kalıpları geliştirmelerine neden olacaktır. Böyle bir durumda da işyerinde güven kaybına dayalı taktik savaşları yaşanırken kaybeden kurum, çalışanlar ve müşteriler olacaktır. Belirsiz anlaşmaların sonucunda yöneticiler kimseye net olarak ifade etmedikleri vaatlerini kendi düşünceleri doğrultusunda olduğu gibi gerçekleştirseler bile buna inanılması güç olacaktır.
Açık ve net iletişim, tüm detayları düşünülmüş ve herhangi bir ihtilafa yol açmayacak düzenlemelerle bu durumun önüne geçebilmek mümkündür.
Bu tür toksik davranışlar şirket kültürüne ve çalışanların motivasyonuna zarar verebilir. Şirketler, açık, net ve güvenilir iletişimi teşvik ederek ve çalışanlarla yapılan anlaşmalarda netlik sağlayarak bu tür sorunları en aza indirebilirler. Ayrıca şirketlerin taahhütlerine ve çalışanların beklentilerine uygun olarak hareket etmeleri de güveni artırabilir ve şirket kültürünü olumlu yönde etkileyebilir.
Commentaires